1

Cotton Kid - Pinkerton Namına


Kid, Vahşi Batı'da bir çiftlikte sıkıcı bir hayat yaşayan sıradan bir çocuktur. Ünlü Dedektiflik Bürosu Pinkerton'da çalışan ağabeyi Trevor'un ziyaretleri sırasında anlattığı maceraları, Kid'e gerçek hayatın ne kadar çekici olduğunu gösterir. Bir gün ufaklığımız evden çıkar ve kendini "insan avının" ortasında bulur!



8

Mavi Ceketliler 11 - Kazak Sirki


Stark’ın dur durak bilmeyen pervasız taarruzları 22. Süvari Birliği’ni bir kez daha yok eder. Gönüllü bulmakta zorlanan süvariler -anlaşılabilir bir anlayışsızlıkla-  yeni gönüllülerine kucak açar.

Dostlarımızın görevi bu gönüllülere, erkek olup düşmanların üzerine dörtnala at sürmeyi öğretmek. Ama bir problemimiz var: yeni çaylaklar sadece Rusça konuşabiliyor! Ve bu mükemmel Kazak at binicilerinin, Birleşik Devletler’in zaferi için ölmeye hiç niyetleri yok.


➣ Çevirici: Oks03
➣ Baloncu: Mandos
➣ Son Ütücü: Lenard




17

Muhteşem Yazlar - Bölüm 1 - İstikamet Güney!



Yazar: Zidrou Çizer: Jordi Lafebre
Çeviri: Lenard Balonlama: Mandos


Bu nostaljik hikayede, Faldérault ailesi, yaklaşan bir boşanmanın arifesinde, aile dinamikleri iyice bozulmadan, son bir kez yaz tatili için bir araya geliyor. Yol boyunca, Brüksel’den Fransa’nın güneyine doğru ilerlerken, Pierre, Maddie ve çocuklar, ailece şarkılar söyleyerek, vahşi doğada kamp kurarak eğlenceli anlar geçiriyorlar. Sonunda ruhlarının tamamen yenilendiğini hissettikleri bir tatil.


3

Varyemez Amca'nın Hayatı ve Serüvenleri - Bölüm 3 - Çorak Toprakların Kovboyu


Tekrardan merhaba. Editörüm John, Varyemez Amca’nın bu biyografisini, Carl Barks'ın eski Varyemez hikâyelerinde bize anlattığı gerçeklerden yola çıkarak sağlam bir şekilde nasıl inşa ettiğimi açıklamama izin vermeye devam ediyor.

Uncle Scrooge Four Color’un 386. sayısında (ABD # 1) Varyemez, 1882 yılında Montana’daki kovboyluk zamanlarından ve “eski batının sığır savaşları”nda yapılan mücadeleden bahseder. Ayrıca erken dönemdeki bir macerasını, James Çetesi’ni nasıl alt ettiğini anlatır. Bu hikâye, 1882 yılının başlarında yaşanmış olmalı. Çünkü Jesse, 1882’nin nisan ayında yaşamını yitirmişti.

Çevirbaz: lenard ➤ Kontroldâr: SToktan ➤  Balonşör: Mandos


McViper klanı’nın birkaç üyesini hikâyemden çıkardım. Bu, Varyemez’in ABD # 56 ve # 69 gibi çeşitli öykülerinde başına bela olan batılı bir haydut ailesidir. Ve İskandinav editörüm, Barks’ın meşhur “Kare Yumurta” öyküsüne eğlenceli bir atıfta bulunmamı istedi (“Lost in the Andes,” DD FC #223); Bu masal Avrupalılar için inanılmaz derecede ünlüdür, saygın Amerikalıların hikâyesi gibi bir şey... ah! Aslında, Barks’ın ördekleri Avrupa’da öyle popülerdir ki, Amerika’yla karşılaştırılamaz bile. Ama bu referans, gerçekten içinden çıkamadığım bir noktaydı!

 Snake McViper
 Copperhead McViper
Bu bölümün orijinal versiyonunda, Varyemez’in tren yolculuğunda tanıştığı yaşlı beyefendi aslında Birmingham’lı bir profesör olan Rhutt Betlah’dı. Bu versiyon sayısız editör ve çevirmenin elinden geçti ve Avrupa çapında yayınlanmasından önce İsveçli bir okur bana profesör Betlah’ın “Lost in the Andes” adlı macerada uzun bir uykuya yattığından bahsederek dikkatimi çekti. “Oops! Bu yüzden, bu Gladstone versiyonunda, yaşlı beyefendiyi, “Cuzco’daki bir pederden kare yumurtaları satın alan kişiye dönüştürmek için yeniden kurguladım.” Ama Varyemez’in onunla buluşmasının anlamı neydi? İşte bu sefer gerçekten batırdım! Devam ediyoruz;

Her zaman olduğu gibi, bu biyografiye özgünlük hissi vermek için tarihteki birçok gerçeği kurguma yerleştirdim. Sığırların sürüldüğü güzergâhlar ve çorak topraklar olması gerektiği yerdeler. Ve Varyemez’in patronu Murdo MacKenzie, Montana’da gerçekten bir sığır baronuydu.

Bu noktada Varyemez, bildiğimiz Varyemez’den oldukça uzaktır. Hâlâ güveni ve cesareti yoktur. Ama araştırmalarım sonucunda Montana/Dakota bölgesinde, başka bir ünlü Amerikalı olduğunu öğrendim. Ve biliyordum ki O’nu, hayattaki gerçek değerleri öğretmesi için Varyemez’in akıl hocalarından biri haline getirmek, hikâyeye salt bir doğallık katacaktı. Şimdi okuyacağınız diyalog, Theodore Roosevelt’in kitaplarından ve konuşmalarından alıntılanmış ve tırnak içine alınmıştır (“Teddy” diye çağrılmaktan nefret ederdi, teşekkür ederim). Evet, belki Murdo MacKenzie ve Theodore Roosevelt’in gerçekte küçük siyah burunları yoktu, ama onlarla hiç tanışmadım, bu yüzden kesin bir şey söyleyemem.

Ve Vindicator (İntikamcı) adında ödüllü bir Angus boğasını tanımayan herkes Jimmy Stewart’ın kovboy filmlerini bilmiyor demektir! (The Rare Breed - 1966)

Aynı zamanda bu bölüm, bir ördek adam olarak hayatım boyunca bana yardımcı olan editörümden bahsetmek için mükemmel bir zaman.  Egmont Genel Yayın Yönetmeni (eski adıyla Gladstone Genel Yayın Yönetmeni) Byron Erickson, yapabildiğim her şeyden büyük ölçüde sorumludur. Özellikle de bu hikâyede... İlk taslağı veto etti ve tamamını baştan yazmamı istedi. Sevdiğiniz hikâyelerimin herhangi birinde, Byron’un arkamda olduğunu hatırınızda tutun. O ördekçiğimi yüzdüren bir el... ya da onun gibi bir şey işte.

KARAKTERLER

Murdo MacKenzie: Nam-ı diğer “sığır kralı”. Karakter,  sığır sürüsüyle Montana’da servet kazanan gerçek Murdo MacKenzie’den esinlenmiştir. Murdo Mackenzie, 1850 yılında Edmondton’da, Balnagown malikânesinde bir çiftçinin oğlu olarak dünyaya geldi. 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında Kuzey Amerika’nın Büyük Ovalarında büyükbaş hayvan yetiştirme endüstrisinde yer alan birçok İskoç’dan biriydi. Bazıları sadece kovboy oldu, ancak diğerleri büyük sığır şirketlerinde önde gelen roller oynadı. Murdo, çeşitli derneklerde yer aldı, ancak en çok Texas merkezli dev Matador Land & Cattle Company’nin yöneticisi olarak bilinir. Bu görevi 1891’den 1911’e ve yine 1922’den 1937’ye kadar sürdürdü. İki oğlu ve bir yeğeni de bu şirkette yer aldı.

Bu hikâyede ise karşımıza Varyemez’in patronu olarak çıkıyor. Şampiyon boğasının çalınmasıyla yolu çorak topraklara düşer. Ve bu hikâyede yer alan bir diğer tarihsel kişilik Theodore Roosevelt ile bir araya gelirler. Gerçekte de MacKenzie’yle tanışıklığı olan Roosevelt, onu 1908 yılında Ulusal Koruma Komisyonu’na atamıştır. 1913’de birlikte ziyaret ettikleri Brezilya’da bir sığır ve paketleme şirketinde yönetici olarak görev almıştır. Dördüncü bölüm olan Raider of the Copperhill’de bir kez daha karşımıza çıkacak.

McViper Klanı: ABD’nin batı bölgesinde yaşıyorlardı. Ancak Don Rosa’nın onları “...McViper klanı...” olarak tanımlamasından beri kökenleri İskoç gibi görünüyor. McViper’daki Viper, zehirli bir yılan türü olan engerek anlamına gelir. McViper’ların isimlerinin hepsi İskoç yemeği olan Haggis hariç yılanlara atıfta bulunur. Dışarıdan çetelerine katılmak isteyenler bağlılıklarını göstermek için Mcviper soyadını kullanmak zorundadır.




Rhutt Betlah: Birmingham’lı bir profesör. İsmi Rüzgâr Gibi Geçti filminde Clark Gable’ın oynadığı Rhett Butler karakterinden yapılan kelime oyunuyla ortaya çıkmıştır. Carl Barks’ın meşhur Lost in Andes (Barks, teknik açıdan en iyi öykülerinden biri olduğunu söyler) adlı öyküsünde And Dağları’na yaptığı uzun keşif gezisinde gizli bir vadi bulur. Burada kare insanlar yaşamaktadır ve diğer her şey de karedir. Fakat profesör bu keşfinden kısa bir süre sonra ölmüştür. Bu hikâyede onu kullanmak isteyen Don Rosa bu bilgiyi atladığı için Cuzco’daki bir rahipten kare yumurtaları satın almış yaşlı bir beyefendi olarak göstermek zorunda kalır.

Kare insanlar, tavuklar ve yumurtalar   

Kare yumurtayı nasıl üreteceğimizi
gösteren oldukça bilimsel bir eskiz. 😆

Theodore Roosevelt ve Jesse James hakkında Türkçe kaynaklı birçok bilgiye çok rahat ulaşabileceğinizi düşündüğümden tanıtmaya gerek görmüyorum. Yine de Roosevelt'in Malta haçı çiftliğinden biraz bahsetmek lazım.


Malta haçı, 26. ABD devlet başkanı Theodore Roosevelt'in, Kuzey Dakota'nın badlands arazilerinde (erezyona uğramış kayalıklardan oluşan çorak bölgeler) bulunan Medora kasabasında yaptırdığı kulübesine verdiği isimdir. Bu dağlık arazilerdeki doğal güzelliklerden büyülenmiş ve buralarda yaşamak için kendine bu tarihi kulübeyi yaptırmıştır. Ama burayı yaptırdığı ve kullandığı zamanlar (1883-1884 yılları arasında) henüz başkan değildi. Ardından eşi ve annesi 1884 yılında yalnızca bir saat arayla öldüğünde Roosevelt derin bir depresyona girdi, ve bu kulübeyi terk etti. Bu bölge günümüzde üç ayrık bilimden oluşan ve başkanın adını taşıyan bir ulusal parktır. Parktaki kulübesi günümüzde hala çok ziyaretçi çekmektedir.

Yapıma dair 🔍
Ⅰ- Don Rosa’nın, Çorak Toprakların Kovboyu’nu başarısız bir denemenin ardından en baştan yazdığını okudunuz. Peki, ilk taslağı başarısız yapan neydi? Don Rosa’nın kendisinden dinleyelim;

“Bu versiyonda, Varyemez hakkında çok daha fazla budalaca şakalar vardı. Ve eski Batı’nın geleneklerini öğrenirken, McViper’lar tarafından kandırılıyordu. Hikâyede göreceğimiz İskoç boğası yerine ona bir çeşit batı tarzı melez sığır sattılar. Varyemez’i biraz toy ve saf göstermek istedim. Ama bu onu çok aptal gösterdi. Ve hikâyenin sonunda Varyemez’in McViper’ları alt edişi iki bölüm önceki, McVak Klanının Sonu’nda Whiskerville’leri korkutup kaçırtışıyla neredeyse aynıydı. Byron her zamanki gibi haklı çıktı... ve yeniden yazmanın ardından dizinin en iyi bölümlerinden biri ortaya çıkmasa da ilk versiyona kıyasla çok daha iyi sonuç verdi.

Ⅱ- 9. sayfada bir “ördek gagalı dinozor” (Augustynolophus) iskeleti ile karşılaşıyoruz. Ayrıca bu dinozor, 2017 yılında California Valisi Jerry Brown tarafından, ilgili tasarıyı imzalamasıyla eyaletin resmi maskotu olduğu ilan edilmiştir. Normalde ördek gagalı dinozorun dişleri bulunmamaktadır ama Don Rosa o kafatasına daha vahşi bir görünüm verebilmek için bu şekilde çizmiştir.

Augustynolophus (Ördek gagalı dinozor)

Ⅲ- Rosa, hikâyelerinde sık sık sadece muziplik olsun diye Mickey Mouse görünümleri ve şekilleri gizler. Sayfa 14, panel 4’ deki kaktüste bir tanesini görebilirsiniz.

Ⅳ- Çorak Toprakların Kovboyu’nda bazı paneller, Amerika baskısı (Gladstone) için tekrar elden geçirilmiştir. Disney, karakterlerin birbirine silah doğrultmasına izin vermeyi reddediyor. Böylece James Çetesi’nin elindeki silahları nasıl işaret eden parmaklar haline getirildiğini veya yönlerinin değiştirildiğini görebilirsiniz. Sayfa 2’deki son panelde, başta Varyemez’in burnuna dayanan bir silah vardı,  bu yüzden gagası o panelde çok garip görünüyor.


Çevirbaz: lenard ➤ Kontroldâr: SToktan ➤  Balonşör: Mandos




8

Varyemez Amca'nın Hayatı ve Serüvenleri - Bölüm 2 - Mississippi'nin Efendisi


Varyemez Amca’nın Hayatı ve Serüvenleri dizisinin ikinci bölümüne hoşgeldiniz. Bu bölüm, 12 bölümlük orijinal dizinin sekizinci ve on birinci bölümü ile birlikte üç uzun bölümden biridir. Bu hikaye ise 1880’den 1882’ye kadar sürüyor.

Don Rosa, bir makalesinde serideki bölümlerin 15 sayfadan uzun olmaması zorunluluğu olduğundan bahseder. Ancak Rosa, bulunduğu konum ve saygınlığı itibariyle insiyatif kullanma özgürlüğüne sahip olabilmiştir. Bu hikaye de bunun ne kadar olumlu bir tercih olduğunun ispatı, kişisel görüşüm uzun olan maceraların serideki en harika bölümler olduğu. Neden harika? Büyük eylemler ve keşiflere imkan tanıması, karakterlerin daha derin işlenmesi, farklı açılardan titizlikle oluşturulmuş arka planlar, şehir tasvirlerinin okuyuculara verdiği gerçeklik duygusu. Ve ördek evreni kronolojisinden alınan referansların daha zenginleştirilerek anlatımıyla açıklığa kavuşturulması gibi imkanlar. Daha önceki sayılarda Don Rosa’nın Barks öykülerini temel olarak aldığını ve devamlılığını sağladığından bahsetmiştik. Elbette Rosa, Barks’a nazaran açık bir kitap gibi, önemsiz gibi görünen küçük anları idealize ederek büyük bir hikayenin içinde, bütüncül ve belirgin biçimde aktarıyor. İsterseniz referans aldığı noktaları Rosa’nın kendi kaleminden okuyalım;

“Şimdi, Gladstone’un diziyi basması süresince her bölüm için yapmaya devam edeceğim gibi, Varyemez’in bu hikayesinde, “Mississippi’nin Efendisi” adlı eserde dayanak aldığım Barksiyan referansları aktaracağım;

“Büyük Tekne Yarışı” (Scrooge # 11) Varyemez ve Horseshoe Hogg’un amcalarının, ( Pothole McVak ve Porker Hogg’un ) 1870’de başlattığı ama teknelerinin batmasıyla yarıda kalan nehir yarışını günümüzde tamamlamaları anlatılır. Benim hikayem, ilk uğursuz yarıştan on yıl sonra, Varyemez daha gençken, İskoçya’dan, Louisville’deki amcası Pothole’ü bulmak için Amerika’ya henüz geldiği zamanda başlıyor.


Bu maceranın bir diğer önemli kaynağı da, Barks’ın Varyemez’in erken yaşamını tek ve bütün olarak anlattığı, Dell Comics’in 1957 tarihli “Varyemez Amca Disneyland’e Gidiyor” adlı özel sayısında ortaya çıkan başlıksız hikayesiydi. Varyemez’in Amerika’daki ilk arkadaşı Ratchet Gearloose (Gyro Gearloose’un büyük babası, Gyro bizde ‘Sivrizeka’ ve ‘Arşimet’ adlarıyla biliniyor) ile Dilly Dollar’daki nehir teknesi günleri anlatılıyordu. Bu maceradaki kötüler, Varyemez’in eski düşmanı - Blackheart Karabela ve üç  oğlu ( Görünüşe göre mevcut Karabela çetesinin dedesi ve ebeveynleri ) gibi görünüyorlardı. Hikayem Varyemez’in amcası Pothole ile nasıl tanıştığını, Ratchet’la Dilly Dollar’da nasıl bir araya geldiklerini, Blackheart ve oğullarıyla ilk karşılaşmalarını anlatıyor.


Ve en ufak bir ayrıntıyı dahi kaçırmadığımı ispatlamak için, “The Hall of the Mermaid Queen” adlı hikayede (ABD # 68) geçen, Varyemez’in 1880’de bir nehir teknesi yarışında kazandığını anımsadığı gümüş doları bile hikayede kullandım.


“Varyemez Amca Disneyland’e Gidiyor”daki macerada Varyemez, Blackheart’la bir tekne yarışına giriyor. Yarışı kazanamasa da aldığı bir telgrafla New Orleans’a altın sevkiyatı yapma işini üstleniyor. Benim hikayem bu noktada iki yıl ileri atlıyor ve Varyemez, altın yüküyle New Orleans’a doğru ilerlerken Barks’ın hikayesinin hemen ardından karaya çıkıyor. O esnada Dilly dollar’ın bacalarının hala hasarlı olduğunu belirtmeli, buna rağmen Ratchet eski buhar motorunu yeniden çalışır duruma getirmiştir. (Ama o günden sonra bu iki kazandan birisi turtalarını pişirmek için iyi değildi.)


“Mississippi’nin Üstadı”nın bitimiyle Varyemez’in Wabash Cannonball demiryolunda çalışmaya başlaması “Sığır Kralı” (US # 69)’nda bahsedilen bir gerçektir.


Wabash Cannonball asla gerçekte olmasa da, ben hikayemin geri kalanını gerçeğe dayandırmak için her zamanki çabamı gösterdim. Galt house, 19. yüzyıl Louisville’inde gerçekten faaliyetteydi ve Drennan Whyte efsanesi sahiden zamanın popüler bir hikayesiydi. Ve ister inanın ister inanmayın, Maymun Kaşı kasabası, gerçekten Kentucky’de olan bir yer ve ben asla bu kadar saçma bir isim koymaya cesaret edemezdim!”




Galt House ve Drennan Whyte Efsanesi hakkında bilgi alabileceğiniz yabancı kaynaklar;


Konusu: Bir önceki bölüm “McVak Klanının Sonuncusu”nda Varyemez’i servetini aramak üzere Amerika’ya doğru uğurlamıştık. Bu bölüm ise Amerika’ya ayak basmasıyla açılıyor. Louisville’de yaşayan amcası Angus ‘Pothole’ Mcvak’ı arayan Varyemez, onu bir barda en büyük rakibi Porker Hogg’la hararetli bir poker oyununun ortasında buluyor. Şanslı bir kumarbaz olan Pothole, sonucunda batık bir hazineyi aramakta kullanmaya karar verdiği bir tekne kazanır. Ancak, teknesini kaybeden Porker kolayca pes etmez, Pothole ve Varyemez’i takip ederek hazine hakkında önemli bilgilere ulaşır. Ve ele geçirmek için Blackheart Karabela ve oğullarıyla iş birliği yapar. 

Bu hikayedeki karakterler:

Angus “Pothole” McVak

Angus “Pothole” McVak, Varyemez McVak’ın amcasıdır. Adından ilk olarak Carl Barks’ın ‘Büyük Tekne Yarışı’ hikâyesinde bahsedilmiş, daha sonra ise birçok Don Rosa hikâyesinde kendisine yer bulmuştur.

Angus McVak, 1829 yılında İskoçya’nın Glasgow kentinde Dingus McVak ve Molly Mallard’ın çocuğu olarak doğmuştur. Fergus McVak ve Jake McVak adlarında iki kardeşi olmuştur.

Angus 1840’lı yılların sonunda ABD’ye göç etmiştir. 1850 yılında Drennan Whyte adlı, Mississippi Nehri’nde taşımacılık yapan bir teknede servis elemanı olarak çalıştığı sırada tekne batmış ve tek kurtulan o olmuştur. Kazadan sonra Mississippi üzerinde çalışan teknelerde çalışmaya devam etmiş, sonunda 1861 yılında Pamuk Kraliçe adlı kendi teknesine sahip olmuştur. Amerikan İç Savaşı (1861-1865) döneminde işleri iyi gitmiş, savaşın bitmesine kısa süre kala tekneci arkadaşı Porker Hogg ile güneydeki, daha sonra iflas edecek olan, Cornpone Gables çiftliğine ortak olmuşlardır. Aralarındaki anlaşmazlıkları çözemeyen ikili 1870’te kimin çiftliğin sahibi olacağına karar vermek için tekne yarışı düzenlemişler, bu yarışta ikisinin teknesi de batmıştır. Porker iki teknesi daha olduğu için sorun yaşamamış, ancak Angus sonraki on yılını profesyonel kart oyuncusu olarak sürdürmüştür.

1880 yılında Angus, pokerde Porker’dan Dilly Dollar isimli teknesini kazanmıştır. Porker diğer teknesini ise haydutlar ailesi Karabela çetesinin ilk nesli olan Blackheart Karabela ve çocuklarına kaybetmiş ve emekli olmuştur. Diğer tarafta Angus, yeğeni Varyemez ve parasız yatırımcı Ratchet Gearloose’u teknesinde işe almış; işler iyi gitmeyince 1882 yılında teknesini yeğenine bırakıp emekliliğinde New Orleans’a yerleşmiştir.

Angus kendi hayatını abartılı bir şekilde konu alan “Mississipi’nin Efendisi” adlı bir seriyle dergiler için ucuz romanlar yazmış, bu sayede ün kazanmış ve daha fazla hikâye bulabilmek amacıyla ülkeyi dolaşmaya başlamıştır. Don Rosa’nın “The Vigilante of Pizen Bluff” adlı hikâyesinde Buffalo Bill’in Vahşi Batısı’nda görülmüş, şovun parası Dalton kardeşler tarafından çalınınca, Buffalo Bill, Varyemez, P. T. Barnum, Annie Oakley ve Geronimo ile birlikte haydutların peşine düşmüştür.

Angus’un ölüm tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte 1955 yılından önce bir noktada gerçekleştiği tahmin edilmektedir.

Blackheart Karabela

Büyükbaba Karabela veya Pappy olarak da bilinir. Carl Barks tarafından yaratılmıştır. Haydutlar ailesi Karabela çetesinin ilk nesli, çetenin kurucusu ve lideridir. Tüm üyeleri hapishanede aldıkları numaralarla tanınır, Blackheart’ın numarası 186-802 dir. Gerçek isimleri pek zikredilmez. Ama neredeyse bütün Karabela çetesi karakterlerinin ismi B harfi ile başlar. Blackheart, Barks tarafından sadece bir hikayede (Fantastik Nehir Yarışı) kullanılmıştır. Ama sonrasında İtalyan çizgi romanlarında popüler olmuştur. Ve bu versiyonlarda sakallı olarak resmedilmiş, sonrasında aynı formda devam etmiştir. Suç kariyerine tavuk hırsızlığı ile adım atmıştır.

Mississippi’nin Efendisi’nde 3 oğlu ile birlikte nehir korsanlığı yaptığı görülür. Daha sonra, oğulları ve eşi ile birlikte ördek evreninde kurgusal ABD eyaleti Calisota’ya taşındığı bilinmektedir. Yıllar boyunca Varyemez’in para kasasını soymaya çalışmış ama başarısız olmuştur. 1947 yılında emekliye ayrılır.

Ratchet Gearloose

Carl barks tarafından yaratılmış bir antropomorfik Kakadu (Rengarenk bir papağan türü).

Kopernik Gearloose ve Anastasia Anatryn’in oğlu olan Ratchet Gearloose, dünya çapında bir mucit ve mekanikçiydi. Varyemez ile ilk olarak 1880’de Louisville’de tanışmıştı. Burada, kirli suyu kristal kadar berrak hale getirecek bir kimyasalını satmaya çalışıyordu. Pothole, icadını çabucak satın aldı ve teknesi Dilly Dollar’da onu bir tamirci olarak işe aldı. 1882’de, Dilly Dolar’ın kazanlarının patlamasıyla, işi son bulmuştur. 

Böylelikle jeotermal enerjiyi atsız arabalarda bir güç kaynağı olarak kullanma yollarını araştırmak için Endonezya’ya taşındı.

Krakatoa’da (Endonezya sınırları içinde yer alan bir yanardağ.1883’te patladığında dünyanın %10’u patlama sesine şahitlik etmiştir. Volkanının patlamasıyla 36.000 kişi ölmüştür. Patlamanın kendisinden çok yarattığı tsunami etkili olmuştur.) tarihin en ölümcül volkanik patlamalarından biri gerçekleştiğinde araştırmaları yarıda kesilmiştir. Bu seride kendisiyle, “The Vigilante of Pizen Bluff” adlı macerada tekrar karşılaşacağız.

Daha sonrası için hakkında bilinenler, Ratchet’ın Vakvakkent’e yerleştiği (muhtemelen Varyemez’in kasabadaki varlığını duydu) ve Martha Bird ile evlendiği. Gyro Gearloose’un babası Fulton Gearloose da dahil olmak üzere birçok çocuğu vardır.

Porker Hogg 

Antropomorfik bir domuzcuk.

19. Yüzyılın ikinci yarısında, Porker Hogg, Louisville’de bulunan ve Dilly Dolar, Nehir Cadısı ve Nehir Güzeli de dahil olmak üzere çeşitli teknelere sahip bir iş adamıydı. Hogg, kumar ve bahis oynamayı severdi ve çoğu zaman günlerce poker oynardı. Kurnaz ama pek akıllı olmayan bir karakter olarak tasvir edilir. 

1870 yılında, o ve diğer nehir kaptanı kaptanı Pothole McVak, aralarındaki anlaşmazlıklar iyice su yüzüne çıkınca, ortak oldukları Cornpone Gables çiftliğine kimin sahip olacağını kararlaştırmak amacıyla Natchez’den Buzzard’ın bendine kadar gidecekleri bir tekne yarışı düzenlemişlerdir. Ne yazık ki bu yarışta ikisinin de teknesi de batmış ve yarışın akıbeti belirsiz kalmıştır, ta ki 1955 yılına kadar. Varyemez ile Porker’ın yeğeni Horseshoe Hogg’un Cornpone Gables için 1955 yılında amcalarının teknelerini tekrar hazırlayıp yaptıkları yarışı Varyemez kazanmıştır. Varyemez’in sevinci ancak 85 yıldır kullanılmayıp, dayanıksızlaşan malikanenin onun tek bir hapşırığıyla yıkılmasına kadar sürmüştür.

Pothole ve Porker 1880’de bir yarış daha yaptılar, ama bu sportif açıdan çok bir hazine avıydı. Onu da gelin Mississippi’nin Efendisi’nde okuyalım.

Çeviren: lenard - Kontrol eden: SToktan - 
Balonlayan: Mandos - Okuyan: Ördek severler derneği




Bilibili Yavrucak, Zıbartan Teması © 2017 - 2026 Bilibililer